Dead Reckoning, Mission Impossible serisine yakışır bir film olarak sinemalarda yerini alıyor. Türkiye geneli vizyon tarihi 14 Temmuz.

Tom Cruise sunar.

Dün akşam UIP Türkiye davetlisi olarak katıldığım ve aylardır büyük bir merak içerisinde beklediğim Mission: Impossible – Dead Reckoning Part One filminin özel gösterimindeydim. Tom Cruise‘u birkaç filmin dışında hiç izlemediğim bu seriye geçtiğimiz yıl Kasım ayında başlayarak bir hafta içinde 6 filmi izlemiş ve çok beğenmiştim. 2018’de çıkan Mission: Impossible – Fallout filmine yaptığım “seneye sinema planları şimdiden belli” yorumumun üzerine geçen bu sekiz ayın sonunda dün akşam Dead Reckoning için yerimi aldım. Yazıma geçmeden önce şunu söylemek istiyorum ki, kesinlikle IMAX formatında izlenmesi gerekiyor. Christopher McQuarrie yönetmenliğinde çekilen Dead Reckoning, önceki iki filmin (Rogue Nation & Fallout) çok daha ilerisine taşıyarak seriye oldukça yakışır bir seyirlik sunuyor.

Aksiyon dozajının basıldığı ve oldukça hareketli sahnelerin hâkim olduğu Dead Reckoning, bu yılın en heyecanlı filmin olduğunu şimdiden söylemek mümkün. Tom Cruise‘un hayat verdiği Ethan Hunt‘ı bu kez insanlığı yok edebilecek ölümcül bir silahı durdurmak için yeni bir görevde IMF ekibiyle birlikte izliyoruz. Venedik, Roma, Abu Dabi ve Norveç’te gerçekleşen çekimlerin sinematograf ile birlikte, Roma’da geçen araba kovalama sahnesi, sadece birkaç hafta önce çıkan Fast X‘e kıyasla çok daha üzerinde izleyiciyi heyecandan eğlendirdiği bariz belli. Tom Cruise‘un çıtırlığını da ayrıca tartışmamız gerekiyor. Seyiricinin ne istediğini biliyor ve bunu büyük bir titizlilikle izleyicisine severek kanıtlıyor. Bir arkadaşımın da yazdığı gibi Cruise‘un parasıyla değil bu işi sinema aşkıyla yaptığı çok belli.

Filmimiz, bir anahtarın ikinci yarısının izini sürmeye çalışan Ethan Hunt ve IMF ekibiyle açılıyor. Diğer birçok kişi de anahtarın aynı parçalarının peşinde ama kimse onun neyi açtığını bilmiyor. Anahtarın her iki yarısının da doğru kişiye gitmesi çok önemli olduğundan film boyunca heyecan yapmamız son derece yüksek. Film, anahtarın izini sürme yolculuğundan ve herkesin geçmesi gereken hayatı tehdit eden birçok korkutucu engeli sergiliyor.

Ethan‘a, IMF patronu Eugene Kittridge (Henry Czerny, 1996’daki rolüne de geri dönüyor) tarafından bu anahtarları bulması emredilir. Ancak Ethan’ın Abu Dabi havaalanında bir kedi-fare oyunu içeren planı, anahtarlardan birini çalan ve farkında olmadan çok büyük bir yerin ortasına itilen Grace adlı profesyonel bir hırsız tarafından bozulur. Varlık’ın her adımda herkesin önünde görünmesi izleyiciyi daha da rahatsız ediyor. Hayley Atwell‘in hayat verdiği Grace karakteriyle gelen Tom Cruise olan uyumu da bizi anında yakalıyor. FIAT 500 arabasında geçen müthiş kovalamaca sahnesinde ikili filmi bolca sırtlıyor. Yapay zekanın Dead Reckoning’te işlenmesini bayağı sevdim ve bir aksiyon filmi için başta biraz ilginç bulsam da, bence yapay zekanın birçok filme ilham olacağını, özellikle aksiyon filmlerinde sıklıkla yer verileceğini düşünüyorum. Önceki Mission: Impossible filmlerinde daha etkileyici aksiyon/dövüş sahneleri görsek de destansı niteliğini taşıyacak tren sahnesi bunu fazlasıyla telafi ediyor.

Tom Cruise’u iki kere beyazperde ekranda deneyimlemek çoook özel bir duygu benim için. Mission: Impossible – Dead Reckoning Part One‘ı mümkün olan en büyük ekranda izlemenizi tavsiye ederim.

UIP Türkiye‘ye bu kibar davetiyesi için çok teşekkür ederim.

Lettterboxd: 4,5/5

Tom Cruise sundu.